Gurvita’nın serinletici yaz tarifleri serisinde bu hafta iki ferah lezzetimizi buluşturuyoruz. Bu tarifimizde 3 basit adımda nasıl güllaçlı bici bici yapılacağını anlatacağız.
Sevgili Nuray Okyay’ın Anılarla Tarsus Yemekleri kitabından alınmıştır.
1 çay bardağı mısır nişastası
6 çay bardağı su
1-2 tatlı kaşığı gül suyu
2-3 yemek kaşığı pudra şekeri
2-3 bardak su
1-2 damla pembe gıda boyası
Kırık buz
1-2 adet güllaç yaprağı
Mısır nişastasını 6 bardak suyla birlikte tencereye alın. Karışım koyulaşıp iyice göz göz olana kadar sürekli çırpın. Ardından nişastayı hafif kenarlı düz bir servis tabağına dökün ve oda sıcaklığına gelinceye kadar bekletin. Ardından soğuması için buzdolabına kaldırın.
Pudra şekeri, gül suyu, gıda boyası ve suyu küçük bir tencerede karıştırın. Karışım homojen bir kıvam alana kadar azar azar su ekleyerek çırpın.
Güllaç yapraklarını avuç içi büyüklüğünde parçalara ayırın. Kızgın yağda patates kızartır gibi hızlıca kızartın. Sonra kağıt havlu üzerinde fazla yağını süzün.
Buzdolabından çıkan bici biciyi dilimleyin veya küp şeklinde kesin. Ardından sosu üzerine dökün.
Sunum için kızarmış güllaç parçalarını bici bicinin yanında veya üzerinde dekoratif bir şekilde servis edin. İsteğe bağlı olarak üzerine kırık buz ekleyerek daha serinletici bir tat elde edebilirsiniz.
Eğer gül suyu bulamıyorsanız, vanilya özütü veya portakal çiçeği suyu kullanabilirsiniz.
Coğrafi işaret, belirgin bir niteliği, ünü veya diğer özellikleri bakımından kökenin bulunduğu yöre, bölge veya ülke ile özdeşleşmiş ürünleri gösteren bir işarettir. Ürünün belirli niteliklere sahip olduğunu, geleneksel yöntemlere göre yapıldığını veya coğrafi kökeninden dolayı sahip olduğu tarihi belgelendirmek amacıyla kullanılır.
İşkembe çorbasının geçmişi 1600’lü yıllara dayanmaktadır. Fatih Sultan Mehmet’in de en sevdiği çorbalardan biri olan İşkembe Çorbası için özellikle kış aylarında çokça işkembe sipariş ettiği bilinir. Biz de geçmişten günümüze gelen bu şifalı ve geleneksel lezzeti sofralarınıza taşımaya ve yaşatmaya devam ediyoruz.
İlik Yağı, yemekleriniz için eşsiz bir lezzet ve şifa kaynağıdır.
Oldukça zengin bir mutfağa sahip olan Osmanlı Devleti’nde çorbacılık başlı başına bir meslek tanımıydı ve çorba Anadolu’da önemli bir yer tutuyordu. En çok yapılan çorbalardan biri olan Kelle Paça çorbası ayrıca özel kelle paçacılarda servis ediliyordu.
Yaklaşık 5000 yıllık bir geçmişi olduğu söylenen sirke kelime olarak “üzüm asidi” anlamında gelmektedir. İngilizce’de vinegar; Fransızca’da “vin aigre” kelimelerinden türetilmiştir ve ekşi şarap demektir.
