Gurvita’nın ev yapımı kolajen tarifleri serisinde bu hafta ilikli kemik sulu ve keçiboynuzlu bitter kolajen çikolatası tarifimizle karşınızdayız.
2 yemek kaşığı Gurvita Sade İlikli Kemik Suyu
2 yemek kaşığı keçiboynuzu unu
5 yemek kaşığı keçiboynuzu pekmezi
1 yemek kaşığı kakao
1 çay kaşığı kakule tohumu
1 çay kaşığı tarçın
1 yemek kaşığı kuru dut unu
50 gram erimiş bitter çikolata
İsteğe bağlı olarak donmuş meyve
İsteğe bağlı olarak kuruyemiş
Keçiboynuzu unu, kakao, kakule tohumu, tarçın ve kuru dut ununu bir kaseye alarak üzerine Gurvita Sade İlikli Kemik Suyu ve keçiboynuzu pekmezini ekleyip güzelce karıştırın.
Erimiş bitter çikolatayı biraz önce hazırladığınız karışıma ekleyin ve homojen bir kıvam alana kadar karıştırın.
Karışımı çikolata kalıplarına veya küçük muffin kalıplarına dökerek üzerine donmuş meyve parçalarını ve kuruyemişleri serpiştirin. Ardından kolajenli çikolatanız iyice katılaşıncaya kadar dondurucuda bekletin.
Kolajen deposu çikolatanız tamamen katılaştıktan sonra kalıplardan çıkarabilirsiniz.
Evde kolajen zengini çikolata yapmak bu kadar kolay.
Afiyet olsun!
Coğrafi işaret, belirgin bir niteliği, ünü veya diğer özellikleri bakımından kökenin bulunduğu yöre, bölge veya ülke ile özdeşleşmiş ürünleri gösteren bir işarettir. Ürünün belirli niteliklere sahip olduğunu, geleneksel yöntemlere göre yapıldığını veya coğrafi kökeninden dolayı sahip olduğu tarihi belgelendirmek amacıyla kullanılır.
İşkembe çorbasının geçmişi 1600’lü yıllara dayanmaktadır. Fatih Sultan Mehmet’in de en sevdiği çorbalardan biri olan İşkembe Çorbası için özellikle kış aylarında çokça işkembe sipariş ettiği bilinir. Biz de geçmişten günümüze gelen bu şifalı ve geleneksel lezzeti sofralarınıza taşımaya ve yaşatmaya devam ediyoruz.
İlik Yağı, yemekleriniz için eşsiz bir lezzet ve şifa kaynağıdır.
Oldukça zengin bir mutfağa sahip olan Osmanlı Devleti’nde çorbacılık başlı başına bir meslek tanımıydı ve çorba Anadolu’da önemli bir yer tutuyordu. En çok yapılan çorbalardan biri olan Kelle Paça çorbası ayrıca özel kelle paçacılarda servis ediliyordu.
Yaklaşık 5000 yıllık bir geçmişi olduğu söylenen sirke kelime olarak “üzüm asidi” anlamında gelmektedir. İngilizce’de vinegar; Fransızca’da “vin aigre” kelimelerinden türetilmiştir ve ekşi şarap demektir.
